Yazar : Temel SAĞLAM
Türü : Özgün Makale
Baskı Yılı : Temmuz 2020
Doi Number : http://dx.doi.org/10.29228/ijiia.125
Sayı : 10
Dönem : 5.Cilt Haziran/Temmuz Yaz Dönemi
Tarih : 2020-02-22 00:15:49
ÖZET
Yapı sanatı olarak genellenen mimari, özünde biçimin işlevi takip etmesi ile şekillenmektedir. Mimari biçimin ortaya çıkışı ve yüklendiği gizil anlam, her medeniyette farklı sembolik anlatılar taşımaktadır. Sanatkâr, içinde yaşadığı toplumun kültürünün bir parçası olduğu için mimaride ortaya koyduğu her bir oyluma; kendi inancı, geleneği, sosyal yapısı ve tecrübelerinden içsel bir anlam yüklemektedir. Birleme ve bütünlemeyi ifade eden merkez sembolizmi, İslami, yapı sanatının en belirleyici anlatısını oluşturmaktadır. Şehrin oluşturulmasından başlayan bu sembolik anlatı, yapıtların en ayrıntılı elemanlarına kadar devam ettirilmektedir. İslam şehri, dinin en belirleyici sembolü olan cami mimarisi etrafında şekillenmekte ve dünyanın biçimine uydurularak küresel hatlardan oluşturulmaktadır. Cami merkezinden dağılan bu ışınsal düzenleme, Allah’ın sonsuz nurunu, dairesel yapı da yaşam döngüsünü hatırlatmaktadır. Cami, kütle kompozisyonu olarak temsil ettiği “Allah’ın Evi” adlandırmasına binaen arzın merkezi olarak tasarlanmaktadır. Minare, elif harfine yüklenen anlamı ile tevhidi inancın vahdet-i vücut anlatısını, kubbe, arşın bir yansıması ve İslam’ın sembolü olan hilâli, revaklı düzen aleniliği sembolize etmektedir. Mimari yapıtın tasarım aşamasında devreye giren bu sembolik anlatı; yapı elamanları, oylumlar ve süsleme ile kütle kompozisyonunda nihayete eren değişik amillerle desteklenmektedir. Mimarinin bu anlatı dili, bazen çizgisel hatlarda, bazen panoramik bakışta, bazen basit bakı ile bazen derinlemesine ve ayrıntılara gizlenmiş olarak görülebilmektedir. Mimari yapıtın sembolik anlatısının görülerek açıklanması, bir yandan onun eşyadan farklılığını ortaya koyarken, diğer yandan da eserin beğenilirliğini artırmaktadır.
Anahtar Kelimeler
İslam mimarisi, sembolik anlatı, sembolizm, remz, timsal.