Author : Eli̇f ATICI TEKTAŞ
Type : Özgün Makale
Printing Year : Temmuz 2024
Doi Number : http://dx.doi.org/10.29228/ijiia.216
Number : 18
Term : 9. Cilt Haziran/Temmuz Yaz Dönemi
Date : 2024-04-21 21:19:08
ABSTRACT
İçerisinde bulunduğumuz Endüstri 4.0 dönemi teknolojinin oldukça yoğun kullanıldığı bir süreci ifade etmektedir. Teknolojinin hızla gelişmesi kentsel yaşamın da hızla değişmesinde ve dönüşmesinde etkili olmaktadır. Bunun dışında kente meydana gelen kentleşme politikaları ve doğal afetler gibi etkenlerde kentlerde değişim ve dönüşümlere yol açmaktadır. Bu değişimler ve dönüşümler sonucu kente ait değerler yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmaktadır. Kente ait değerlerin, kentsel bellek ögelerinin korunması, kente olan aidiyet hissinin oluşması açısından önemlidir. Teknolojik gelişmeler bu anlamda katkı sağlayabilecek bir aracı durumundadır. Dijital teknolojiler aracılığıyla kentsel bellek ögelerinin belgelenerek korunması, saklanması ve geleceğe aktarılması mümkündür. Bu bağlamda kullanılan; Autocad, Revit, Photoshop, Illustrator, Sketchup, Lumion, Twinmotion, 3DMax, Archicad gibi programlar bu aracılardan bazılarıdır. Son dönemlerde sanal gerçeklik teknolojisinin gelişmesiyle birlikte tarihi ve kültürel değerlerin dijital ortama aktarılmasında sanal gerçeklik uygulamaları oldukça sık kullanılmaktadır. Sanal müzeler bu uygulamaların başında gelmektedir. Sanal müzeler, kullanıcıya bir yere gitmeden ekran ara yüzüyle ya da müze içerisinde artık var olmayan bir alanı sanal gerçeklik gözlüğü ile sanki oradaymışçasına deneyimleme fırsatı sunmaktadır. Bu bağlamda kültürel mirasın sürdürülebilir olması ve gelecek kuşaklara aktarılmasında dijital teknolojilerin rolü büyüktür. Çünkü kültürel miras değerleri dijital teknolojilerle belgelenerek kayıt altına alınmakta ve kullanıcıların erişimine sunulmaktadır. Dolayısıyla bu çalışma Eskişehir Hamamyolu Çarşısı’nın geçmiş döneminin sanal gerçeklik ile nasıl deneyimletilebilir konusuna odaklanan bir nitel araştırmadır. Bu deneyimde kullanılan Twinmotion programının olumlu ve olumsuz yönleri nedir tartışmaları yapılmıştır. Çalışma kapsamında Twinmotion programının yetersiz olduğu ve başka programlar aracılığıyla çalışmanın daha da geliştirilebilir olduğu ortaya koyulmuştur. Sonuç olarak, Twinmotion programı kültürel miras alanlarının sürdürülebilirliğinde nasıl etkilidir sorusuna bir örnek olacak çalışma ortaya çıkmıştır.
Keywords
Bellek, Kolektif bellek, Sanal gerçeklik, Twinmotion, Eskişehir Hamamyolu Çarşısı.
ABSTRACT
The Industry 4.0 period we are in represents a period in which technology is used very intensively. The rapid development of technology is effective in the rapid change and transformation of urban life. Apart from this, factors such as urbanization policies and natural disasters also cause changes and transformations in cities. As a result of these changes and transformations, urban values are in danger of extinction. Preserving city values and urban memory elements is important in creating a sense of belonging to the city. Technological developments are a tool that can contribute in this sense. It is possible to document, preserve, preserve and transfer urban memory elements to the future through digital technologies. Used in this context; Programs such as Autocad, Revit, Photoshop, Illustrator, Sketchup, Lumion, Twinmotion, 3DMax, Archicad are some of these intermediaries. With the recent development of virtual reality technology, virtual reality applications are frequently used to transfer historical and cultural values to the digital environment. Virtual museums are one of these applications. Virtual museums offer the user the opportunity to experience an area that no longer exists within the museum, as if they were there, through a screen interface or through virtual reality glasses, without going anywhere. In this context, digital technologies play a major role in ensuring the sustainability of cultural heritage and transferring it to future generations. Because cultural heritage values are documented and recorded with digital technologies and made available to users. Therefore, this study is a qualitative research focusing on how the past period of Eskişehir Hamamyolu Bazaar can be experienced with virtual reality. The positive and negative aspects of the Twinmotion program used in this experience were discussed. Within the scope of the study, it was revealed that the Twinmotion program was insufficient and that the work could be further improved through other programs. As a result, a study has emerged that will serve as an example of how the Twinmotion program is effective in the sustainability of cultural heritage sites.
Keywords
Memory, Collective memory, Virtual reality, Twinmotion, Eskişehir Hamamyolu Bazaar.